Dr. Gürbüz Çapan
Sayfa Sonuna GitGeri Git
A- A A+

ANTALYA'NIN KAŞIKÇI ELMASI

04.08.2006, Cumhuriyet

Antalya Belek'te, 1300 dönüm arazi üzerinde, 2 adet 18 delikli golf sahası, spa, otelcilik adına bir ''Kaşıkçı Elması'' Kempinski Otel. Antalya'da hani turizm patlaması var deniyor ya! Turizm alanları ile ikinci konutların iç içe geçmişliği, köylü geleneğinin yüze vurduğu, ne idüğü belli olmayan yapılaşmanın içinde bir ''gonca gül'' ya da ''ayçiçeği'' gibi, farklı, özgün bir mekân.

Doğayla barışık, yeşili ve Akdeniz bitkisini ezmeden, sanki gökyüzünden süzülüp gelerek narin bir gelin gibi yerini almış.

18 villa ve 157 odalı otel, 3600 metrekare spa, thalasso ve 2500 metrekare devasa bir havuz. Selçuklu arkadlarından geçip havuzun üzerine kurulmuş ahşap köprüleri aşarak Akdeniz'in serin sularına varmak. Dönüp spor merkezinde kendinize uygun bulduğunuz aletlerde spor yapmak ya da geçip havuz içinde barda, dilediğin kokteylden tatmak... Yine içeride iki kapalı havuz; biri deniz suyundan, öteki normal sudan.

Dört ayrı mutfaktan bütün Akdeniz tatları. Alışveriş merkezi, barlarıyla ayrı bir dünya.

Otel çalışanları, turizm tanıtma broşüründen çıkmış gibi. Hepsi güler yüzlü ve hizmet aşkıyla dolu. Rüya gibi dedikleri şey bu olsa gerek!

Kempinski Otel'in mimari kimliği

Selçuklu mimarisi esas alınmış. Bütün otel taş kaplama. Bir anda kendinizi Kayseri'de ya da Sıvas'ta sanıyorsunuz. Selçuklu hanları Akdeniz'in serin sularına taşınmış sanki.

Giriş kapısı 18 metre. Beyşehir'deki Selçuklu'dan kalma Eşrefoğlu Camii'nin orijinal kapısını bire bir yapmışlar. İki arkad geçişin arasına dar, uzunca bir havuz, büyülemiş otel girişini.

Giriş alınlarına Selçuklu amblemi olan kartal işlenmiş.

Geçmişten geleceğe 1000 yıllık köprü. Alaaddin Keykubat' ın ruhu, Antalya'nın Belek'inde yeniden şahlanmış! Geçmişten geleceğe uzun ince bir yol bu olsa gerek. ''Ot, kökünün üstünde biter'' özdeyişi hayat bulmuş. Geleneği modernize ederek, tarihle günümüzü buluşturarak turizme hediye etmişler.

Otelin sahibi Ali Akkanat yeniyetme işadamlarımızdan. Tümüyle aklının, emeğinin ürünü. Başkaları gibi yukarıdan beslenmiş, şişirilmiş biri değil. Almanya'da başlamış ticari serüveni; ata yurduna sevgi ve sadakati gereği gelmiş, çok temiz ve başarılı işlere imza atmış bir arkadaşımız. Kempinski Otel projesi hiçbir ticari kaygı taşımadan, hiçbir masraftan kaçmadan, sorunsuz, en iyiyi yapma olarak algılanmalıdır.

Turizm Bakanlığı tanıtım faaliyetlerine almalı, bütün görüntülü reklam ürünlerinde bu otele de yer vermelidir.

Yüz akı proje olarak değerlendirmeli; hani Nâzım Hikmet' in dediği gibi, ''yüzümü yüzüne dayayasım gelir'' türünden bir şey. Emeği geçen herkese binlerce teşekkürler.

Ülkem adına sevinç ve gurur duydum, umutlandım, yüreklendim. Eline, aklına sağlık Ali Akkanat.

Bir de Antalya'ya nasıl gidilir?

Salı günü THY'nin tarifeli seferlerinden saat 17.30'a bilet alırsınız. Havaalanına gidersiniz. O uçuş iptal, saat 19.00'da uçacaksınız. 3 saat havaalanında, Antalya'da turizm patlaması hayali kurarsınız.

Dönüşte saat 21.05 uçağına bilet al, bir saat önce havaalanına gel. İçeri girince saat 24.00'te uçabileceğinizi duyursunlar. Yarım saatte bir anons: ''Düden Kafe'de ikrama geliniz!'' 4 saatte Antalya havaalanında kara düşler kurunuz. THY yöneticilerine ve ilgili bakanlığa uygun bir şekilde teşekkür ve saygılarımı sunuyorum.

Uğraşın, az kaldı. THY'yi batırın, sonra da hurda fiyatına, besleme sermayeden birine peşkeş çekersiniz. O da 3 ay sonra ABD'li bir abisine 3 katına satar.

Türkiye'de yukarıdan aşağıya doğru sermaye biriktirme metodu işler gider.

Sizi Allah'a havale ediyorum.


PDF OLARAK İNDİR

Bu İçeriği Beğendiyseniz Beğen Butonuna Tıklayınız!
Bu Haberin Aramalarda İlk Sayfalarda Çıkmasını İstiyorsanız + 1 Butonuna Tıklayınız!

Sayfa Başına GitGeri Git
0 (0)








Lütfen tüm alanları doldurun. Girdiğiniz bilgiler kesinlikle yayınlanmayacak, başka bir amaçla kullanılmayacaktır.

İÇERİK ARA

Aranacak Kelime