Dr. Gürbüz Çapan
Sayfa Sonuna GitGeri Git
A- A A+

DURSUN AKÇAM ÜZERİNE

23.06.2006, Cumhuriyet

1928'de Ardahan'ın Ölçek köyünde yoksulluğa ve zorluğa doğdu. Yazgısını değiştirmek için Cılavuz Öğretmen Okulu'na gitti. Yoksul Cumhuriyetimizin bol ışık bahçesi olan Köy Enstitüsü, Dursun amcayı da kucakladı. Hem aldığı eğitim, hem içinden geldiği ortam onu, yoksul halkına sevdalı bir adam haline getirdi.

Öğretmen örgütlenmesiyle başladığı, sorguladığı hayat, hapislere düştü, sendikası kapandı. Sonra 74'te yeniden örgütlü davranmaya başladı. Yazdı yazdı... Çıplak halkının hikâyelerini fotoğraf gibi anlattı. Sonra da onların aydınlanma, örgütlenme ve kurtuluş yollarını aradı, durdu.

12 Eylül 'le birlikte 12 yıl sürgünde yaşadı. Yaşamak denirse... Mektuplarla, gazete kupürleriyle memleketini koklamaya, anlamaya çalıştı. Doyumsuz bir memleket aşkı vardı.

Özal 'ın getirdiği kısmi özgürlük ortamından faydalanarak ülkesine dönmeye karar verdi. ''Beni de götür Gürbüz'' dediğinde muzipçe gülmüştüm. ''Dede bir şey olmaz gel'' demiştim. ''Seni çoktan unuttular'' deyince çok bozulmuş, ''Hadi ordan dığa'' diye tepki koymuştu. Sonra gelme hazırlıkları yapıldı. İstanbul polisiyle görüştüm. Gelsin iyi olur demişlerdi. Rahmetli ucuz bilet bulunca Ankara'ya bilet almıştı. Ben de İstanbul'da işlerimin yoğunluğu nedeniyle Ankara'ya gidemedim. Ancak dört SHP'li milletvekili arkadaşım karşılayacaktı. Gel gör ki, Ankara polisi aprondan alıp doğru Emniyet Müdürlüğü'ne götürmüş. Gece de kemerini, ayakkabılarını, kravatını çıkarttırıp bir hırsızla aynı hücreye koymuşlar. Neyse ki ertesi gün Ankara savcılığı ifadesini alıp salıvermişti.

****

Sonrasında Cumhuriyet ve Milliyet gazeteleri röportaj yapmış, O da ''Gürbüz'ün adamları polis çıktı'' diye hicvetmişti.

5-10 gün Ankara 'sını koklayıp okşadıktan sonra İstanbul'a aldık. Çiçek Bar'a götürdüm arkadaşlarıyla birlikte. Ortaokul talebeleri gibiydiler. Şakalar, anılar uçuşuyordu meze tabaklarının üstünde. Koca koca çocuklardı onlar. Ben bir kenarda şaşkın şaşkın izlemiştim onları.

Ertesi gün; ''Gürbüz beni Kars'a götür'' demişti. Ben ''Niye?'' deyince, ''Köylülerimi görmek istiyorum'' demişti. ''Herkes burada Dede'' deyince şaşkın şaşkın bakınmıştı. 1980 sonrası yokluk yoksulluk, aş-iş derdi Kars'ı kökünden söküp getirmişti İstanbul'a.

Sonra İstanbul'un bazı semtlerini dolaştırdım. Hakikaten herkes buralardaydı. Sonra tutturdu illa ''Kars'a gidecem'' diye. Gönderdik. Onu tanıyanlar çok azalmıştı. Beni tanıyanlar daha çoktu. Onu da ''Ula dığa.. bu adamların hepsini tembihlemişsin galiba'' diye takılmıştı.

O, Mustafa Kemal ve Cumhuriyetin ödünsüz neferiydi. Aklında Kemalizmin aydınlığı, yüreğinde yoksul halkın sevdası vardı. Çok güzel hikâye ederdi yoksullarını. ''Kanlı Derenin Kurtları'' kitabı D. Akçam'ın özetiydi aslında. Okumaz-yazmaz devlet görevlileri ve halkımız, onu hep aptal komünist avının zavallı küçük lokması haline getirmişti.

Hep Ardahan'a yerleşmek istiyordu. ''Evimi yaptırayım gidecem'' der dururdu. Sonra kansere yakalandı, metanetle mücadele etti ve Hakk'a yürüdü. Oğulları hatıra ormanı yapmak istediler köyüne. Ancak köyün muhtarı izin vermedi Ölçek 'e orman yapılmasına. Sonra Gölebert köyünün muhtarı yer verdi. Oraya yapıldı hatıra ormanı. Şimdi D. Akçam gün gün orada büyüyor.

Yine oğullarından Dr. Alper Akçam , Ardahan'da Kültür Merkezi yaptırdı. Hem de taştan. Ardahan 'ın otantik yapısına uygun. Orada kütüphane, müzik, tiyatro kursları açıldı. Küçük de bir tiyatro salonu. Alper'e binlerce teşekkür ediyorum.

****

Bu yıl ikincisi yapıldı üç günlük anma ve kültür etkinliklerinin. Ardahan'ın aydın Valisi Murat Yıldırım sahiplenmişti etkinlikleri. İlk günden son güne kadar izledi, konuştu, sahiplendi. Binlerce teşekkürler Sayın Valim.

Kars Milletvekili Selahattin Beyribey başta olmak üzere, Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu, Selim İlhan Çiftçi, Sarıkamış ve Akyaka belediye başkanları İlhan Özbilen, Bulut Öztürk topluca katıldılar. Hepsine sevgi, saygı sunuyor, binlerce teşekkürlerimi gönderiyorum.

Işıklar içinde yat Dede. Dirin anlaşılmadı, ancak her aydınımız gibi öldükten sonra anlaşılmaya başlandın. Ölesiye sevdiğin halkın seni sevmek için ölmeni bekledi.


PDF OLARAK İNDİR

Bu İçeriği Beğendiyseniz Beğen Butonuna Tıklayınız!
Bu Haberin Aramalarda İlk Sayfalarda Çıkmasını İstiyorsanız + 1 Butonuna Tıklayınız!

Sayfa Başına GitGeri Git
0 (0)








Lütfen tüm alanları doldurun. Girdiğiniz bilgiler kesinlikle yayınlanmayacak, başka bir amaçla kullanılmayacaktır.

İÇERİK ARA

Aranacak Kelime