Dr. Gürbüz Çapan
Sayfa Sonuna GitGeri Git
A- A A+

ÇAPAN: BU DÜNYADA HESAPLAŞAC​AĞIZ

10.01.2012

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü sebebiyle düzenlediği toplantıda basın mensupları ile bir araya gelen Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan fezlekeyi yorumladı: Türkiye bugün 1960’ların Demokrat Parti sendromunu yaşıyor. Bu gidiş iyiye değil. Yaptığınızın bedeli vardır ve ödeyeceksiniz. Hani “Ahrette görüşürüz” diye bir deyim vardır ya… Biz bu işleri ahrete bırakmayız, hesabımız bu dünyada olacak.

“ŞİMDİ ÖLDÜRMÜYOR, HAPSE ATIYORLAR”

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla İstanbul’da görev yapan basın mensupları ile bir araya gelen Dr. Gürbüz Çapan, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Yaklaşık 70 basın mensubunun takip ettiği buluşmada öldürülen gazetecilerin unutulmaması gerektiğini belirten Dr. Çapan, “Ocak ayı gazeteciler için kötü ve uğursuz bir ay. Uğur Mumcu’nun, Hrant Dink’in ve Metin Göktepe’nin öldürüldüğü ay… Basın Türkiye’de 1860’tan sonra hayat buluyor. Bu tarihten sonra muhalefet eden gazetecileri öldürerek susturuyorlar. Devlet muhalefet yapan, yöneticiyi karizmatik bulmayan, soru soran, lehte ve aleyhte yorum yapan gazeteciyi öldürerek susturmayı yöntem haline getirmiş. Ülkede AKP’nin sayesinde ileri demokrasi gelişti, şimdi öldürmüyor, hapse koyuyorlar. Ölümü gösterip sıtmaya razı ediyorlar” diye konuştu.

“MEDYA YÖNETİCİLERİNE KORKU EGEMEN OLDU”

Gazete ve televizyon yöneticilerinin hükümete karşı panik ve korku halinde olduklarını belirten Başkan Çapan, AKP’yi eleştirmenin artık suç teşkil edebileceği düşüncesinin medyada büyük oranda akıl tutulması yarattığını iddia etti. Dr. Çapan, “Türkiye’de adalet ve eşitlik yok diye solcu olmuştuk. Şimdi hürriyet de kalmadı. Bugün basına uygulanan otosansür, Abdülhamid’e rahmet okutacak durumdadır. Spikerin biri kazara AKP diye haber sunarsa, ertesi gün kendini kapının önünde buluyor. Tayyip Erdoğan’ın oturup televizyonları tek tek izleyerek bunu yaptığını, insanları baskıyla yıldırmaya çalıştığını düşünmüyorum. Ama televizyon sahipleri, kendinden korkan yöneticiler, panik ve korku halindeler. Korku egemen olmuş onlara” dedi.

“KENDİNİ TANRI ZANNEDEN İNSANLAR YARATMAYIN”

İktidar sahiplerinin sadece iyi yanlarını haberleştirmenin onları şımartacağını belirten Esenyurtlu Başkan Çapan, gazetecinin kötü gideni de görmesi ve yazması gerektiğini ifade etti. Dr. Gürbüz Çapan, “Gazeteciler gününde eskiden beri beraber oluyoruz, bu geleneği bölgede ben başlattım. Hemhal olalım, birbirimizi daha iyi tanıyalım istemiştim. Yerel gazeteler, iktidar sahiplerinin aynasıdırlar. İyiyi ve kötüyü yazarsanız, iktidar sahipleri kendilerini kötüden arındırır ve iyiye yol alırlar. Ama sadece iyiyi yazarsanız şımarırlar, çok tuhaf yaratıklar çıkarırsınız ortaya. Her insanın iyisi, kötüsü, eksiği, fazlası vardır ve bunları denk tutmak lazım. Gazetecilik yaparken mutlaka belediye başkanlarının, valilerin, kaymakamların, hükümetin iyi yaptıklarını da, kötü, eksik, suistimale varan yanlışlarını da yazınız. Böyle yaparsanız, onlar da otokontrol uygulamaya başlarlar. Aksi halde megaloman adamlar yaratırsınız, kendilerini Tanrı zannederler. Ben belediye başkanıyken, Sabah Gazetesi’nin İstanbul adında bir eki vardı, kim ne yapsa orada yer bulurdu. Biz de haber olmak için park yapardık, yol yapardık, hizmete koşardık. Yapılan iyi şeyleri öne çıkarırsanız belediye başkanlarını yarıştırırsınız. Her basın mensubu halkın iradesine saygı göstermek zorundadır. Onların iyilerini de sunmanız gerekir, kötü yaptıklarını da yazmanız gerekir” diye konuştu.

“HİÇBİR HESABIMIZI AHRETE BIRAKMAYACAĞIZ”

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu hakkında “yargıyı etkilemeye çalıştığı” iddiasıyla hazırlanan fezlekeyi de yorumlayan Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, sözlerine şu cümlelerle son verdi; “Türkiye’de maliyeyi ve zaptiyeyi bu kadar etkili kullanan hiçbir iktidar olmamıştır bugüne kadar. Esnaf bir şey konuşuyor, ertesi gün iki memur gidiyor kapısına. Günümüz Türkiye’si bir Demokrat Parti sendromu yaşıyor. O dönemde İsmet İnönü paşa için, tahkikat komisyonu kuruluyor ve asker kaçağı olduğu gerekçesiyle tutuklama kararı çıkartıyorlar. Şimdi bunlar da muhalefet partisine suç duyurusu yapmış ve dosya hazırlamışlar; Kılıçdaroğlu’nun yüce yargıyı etkilemeye çalıştığını iddia ediyorlar. Yüce adaleti bizden kim etkileyebilir Allah korusun? Bizde yargı bağımsızdır, büyüktür, onlar Allah’ın özel kullarıdır, onların bildiklerini hiç kimse bilemez. Bu tarihin tekerrürüdür. Bu doğru bir gidiş değil. Bu yaptığınızın bedeli vardır ve ödeyeceksiniz. Hani “Ahrette görüşürüz” diye bir deyim vardır ya… Biz bu işleri ahrete bırakmayız”.


PDF OLARAK İNDİR

Bu İçeriği Beğendiyseniz Beğen Butonuna Tıklayınız!
Bu Haberin Aramalarda İlk Sayfalarda Çıkmasını İstiyorsanız + 1 Butonuna Tıklayınız!

Sayfa Başına GitGeri Git
5 (1)








Lütfen tüm alanları doldurun. Girdiğiniz bilgiler kesinlikle yayınlanmayacak, başka bir amaçla kullanılmayacaktır.

İÇERİK ARA

Aranacak Kelime